Geçen günlerde bizim Türklerin hazırladığı, Amerikan hayranlığıyla dolu bir belgesel izledimde, nedir bu hayranlık, nereye kadar diye düşünmeden edemedim. Kapitalizmin göbeğinde satılan Nazım Hikmet kitaplarıyla gurur duyuyorlar birde. Ayriyeten irdelenmesi gereken bir konu olarakta belirteyim bunu. Nesini inceleyeğiz diye soracak olursanız, İzmirde dolaşan Yunan misyonerlere tanık olduysanız eğer, bizim yazarlarımızın komünizm destekli kitapları okunuyor diye gurur duyuyor olmamız sizede komik gelebilir. Tasavvuf? Tasavvuf yok, islam yok, götürememişiz sanırım. Yapamamışız. Ama özenmeye geldiğimiz zaman, pek ala hayranlarıyız. Kendi kültürümüzden vazgeçmiş, dağın başındaki Hollywood yazısıyla imrenmişiz, yada ünlüler yoluyla. Ama akıllı adamlar tabi, hayranlık duymamak imkansız.. Yaptıkları, hazırladıkları kaldırımla milyonlarca insanı çekebilmişler. Biz yapamaz mıydık bunu? Sanırım yapardıkta, istememişler diyip klasik düşüncelerin arkasına sığınmaya devam ediyoruz yine. Hakkımızda hayırlısı..

Erdal Demirkıran abimizin söyledikleri aklıma geliyor bunları düşününce. Eğer diyor bir Türk ben dünyanın en zeki insanıyım derse "Hadi lan ordan." derler, ancak bunu bir Hollandalı, bir İsveçli söylerse hemen o adamın peşinden gider, merak ederiz diyor.. Haklı. Bizi yıllarca imkansızlığa inandırmışlar. Türk milletinin yapamayacağına. Oysa 200-300 yıllık Amerikan kültürü karşısında, sadece 700 yıllık Osmanlı mirasımız var bizim. Buna Selçukluyu ve devamını katarsak, bin yılları geçer vesselam. Peki neredeler? Yok, buna dahi sahip çıkamamışız. Fazla tarihi detaylara girmeyeceğim, çok basit bir örnek; çevrenizde ki binalara bakın. Düz sıvalar, plastik pencereler, küçük kapılar.. Saçma sapan bir avrupa tarzı. Birde beyoğluna çıkıp Türk mimarlarının Cumhuriyetin ilk yıllarına yetiştirdiği o yapıtlara, evlere, binalara bakın. Onca savaş vermelerine rağmen tutunamamışlar, ancak uyanmamız için yinede bizlere bir yol göstermişler. Lakin görene aşk olsun..

Bu konuda çok yaralıyım dostlar, çok. Yıllarca Batman, Spiderman filmleriyle büyüyen, Shrek'e gülen nesile Fatih Sultan Mehmet Han'ı anlatamadık. Süperkahramanların yalan, gerçek kahramanların atalarının olduğunu anlatamadık. Film sektörüne yapılacak eleştrilere dilim varmıyor artık gerisini siz düşünün.. Neyseki bir kaç okurumuz varda, yanımızda durduklarını gördükçe rahatlıyoruz. Allah razı olsun..